Orantılı, Aşamalı ve Regresif Vergilerden Tam Bilgi Alın

Doğrudan vergiler, vergi mükelleflerine yüklerinin ilerleme derecesine veya dağılımına göre de sınıflandırılabilir. İlerici bir vergi, verginin gelire oranının gelirle yükseldiği vergi olarak tanımlanmaktadır.

Resim Nezaket: taxpremium.com/wp-content/uploads/2013/11/deductible.jpg

Artan gelirle vergi yükümlülüğü yalnızca mutlak anlamda artmakla kalmaz, aynı zamanda gelirin bir oranı olarak artarsa, vergiye ilerici denir.

Oransal vergi, gelir büyüklüğü ne olursa olsun vergi oranı aynı olan bir vergi olarak tanımlanır. Bu durumda vergi borcu, vergi mükellefinin gelirindeki artışla aynı oranda artmaktadır.

Eğer gelirin bir oranı olarak vergi borcu vergi mükellefinin gelirindeki artışa düşerse, o zaman regresif vergi olarak adlandırılır. Bunlar ayrıca aşağıdaki şekilde gösterildiği gibi şematik olarak gösterilebilir.

Orantılı Vergi :

Görüleceği üzere, orantılı vergi sisteminde, tüm gelirler tek bir tekdüze oranla vergilendirilir ve vergi mükellefinin gelirinin yüksek veya düşük olması önemli değildir. Oransal verginin temel avantajı, vergi ödeyenlerin hükümete ödemek zorunda oldukları vergi miktarını kolayca ve hızlı bir şekilde hesaplayabilmesidir.

Bu vergi gelir ve servet dağılımı bakımından nötrdür ve dolayısıyla toplumun sosyo-ekonomik düzeninde yapısal bir değişiklik içermemektedir. Oransal vergi sisteminin temel dezavantajı, vergi yükünün toplumun daha fakir kesimlerine daha fazla düşmesidir.

Sonuç olarak, orantılı vergi sistemi, vergilendirmede önemli eşitlik ve adalet kanunu karşılamamaktadır.

Aşamalı vergi:

Vergi oranı, gelirdeki artışla birlikte artar. Aşamalı bir vergi ile asgari bir muafiyet limiti belirlenir. Bu sınırın üstünde, yüksek gelir grubundaki vergi mükellefleri kademeli olarak vergilendirilmektedir. Aşamalı vergi bugün dünyanın tüm ülkelerinde popüler hale geldi. Aşamalı vergilendirmenin temel avantajları:

(i) Aşamalı vergi 'ödeme kabiliyeti' ilkesine dayanır. Ödeme kabiliyeti gelirdeki artışla dolaylı olarak arttığından, vergi oranı, gelir büyüklüğündeki her artışla birlikte artmaya devam eder.

(ii) Aşamalı vergi gelir ve servet eşitliği sağlar çünkü daha zengin kişilerin vergiyi yoksul kişilere göre daha yüksek oranda ödemeleri gerekir. Bu vergi sistemi daha verimli, ekonomik ve elastiktir.

Aşamalı vergilendirmenin temel dezavantajları:

(i) Sermaye oluşumunu azaltır, çünkü tasarruf edebilen zengindir ve bu nedenle fakirlerden daha ağır vergilendirilirse, tasarruf potansiyeli tamamen kaybedilecek veya büyük ölçüde azalacaktır. Sonuç olarak, sermaye oluşumu süreci, ilerici vergilendirmenin bir sonucu olarak olumsuz yönde etkilenmektedir.

(ii) Aşamalı bir vergi büyük bir cazibe sunar ve vergi kaçakçılığı ve vergi kaçakçılığının kapsamı vardır. Vergi mükellefleri, vergi makamlarından önce yanlış hesap beyanları sunarak vergi ödemesinden kaçınmaya çalışmakta ve vergi hükümlerinde yasal boşluklar bularak vergi ödemesinden kaçınmaktadır.

Regresif Vergi :

Gerici vergilendirmede, vergi mükellefinin geliri ne kadar yüksek olursa, vergi açısından hükümete katkısı olan gelirinin oranı o kadar düşüktür. Dolayısıyla, gerici bir vergi ilerici verginin tam tersidir. Bu vergi sistemine göre, toplumun yoksul kesimleri, zengin kesimlerden daha yüksek oranlarda vergilendirilmektedir.

Bir bireyin geliri arttıkça, vergi oranı azalır. Dünyanın hiçbir ülkesinde regresif gelir ve kurumlar vergisi sistemi yoktur. Sadece doğası gereği regresif olan satış vergileri gibi dolaylı vergilerdir.